02.07.2024

Rakiplerine fark atan işletmelerin bir ortak özelliği var.
Çalışanlara bakış açısı.
Yeni dönemin dinamik ve başarılı şirketleri, köhnemiş görev tanımlarını, miadı dolmuş hiyerarşik yapılanmaları kaldırıp çöpe attılar.
Artık bu işletmelerde, çalışan, patron, müşteri gibi kavramlar yok.
Bunu biraz açalım.
Yeni zamanların şirketleri, çalışanları cahil ve her daim eğitilmeye muhtaç, kendisini paralaması gereken, mesai uğruna sosyal yaşamını feda etmeye mecbur ve başında mutlaka bir denetimci olması gereken bir grup olarak görmeyi bıraktı.
Evet. Konu bu kadar acı, bu kadar sert ve bu kadar net.
Bu gerçeği kavrayamayanlar ve buna göre bir değişim gerçekleştiremeyenler ya silinip gitti ya da o akıbete doğru hızla koşuyorlar.
Şimdi, işletmedeki herkesin kendisini iyi hissetmesi zamanıdır.
Hiç zaman kaybetmeden çalışanların mutlu ve sağlıklı olması gerektiği gerçeğine uyanın ve bunu sağlamak için gereken adımları atmaya başlayın.
İşyerinde iyi hissetmek, sadece rahat bir ofis ya da havadar bir yemekhane ile ilgili bir durum değildir. Gülümseyen işyeri basit konfor unsurlarından çok daha fazlasıdır.
İyi hissetmek, çalışanların yalnızca iş günü boyunca nasıl hissettiklerini değil, aynı zamanda nasıl performans gösterdiklerini ve işverenlerini nasıl gördüklerini de etkiler.
İşyeri refahının önemini anlamak, sağlıklı, üretken ve sadık bir iş gücünü teşvik etmek isteyen işverenler ve işletmeler için kilit öneme sahiptir.
Sağlıklı işyeri nedir?
İşyeri sağlığı, çalışanların, işleri, çalışma ortamları ve işverenlerinden aldıkları destek hakkında nasıl hissettikleri ile ilgilidir. Bir işin duygusal, zihinsel ve sosyal yönlerini içerir.
Çalışma ortamında huzuru önemseyen bir işyeri, çalışanların işlerini iyi yapmak için ihtiyaç duydukları araçlara, kaynaklara ve desteğe odaklanır.
Zihinsel ve duygusal sağlık
Çalışanların duygusal ve zihinsel sağlığı işletmenin başarısı için ilk koşuldur. Bunu anlayan ve önem veren işletmelerde stres doğru yönetilir.
Çalışanların beden ve ruh sağlığı somut adımlarla desteklenir. Bu kültürü oluşturabilen işverenler, çalışanların sosyal yaşamdaki mutluluklarının işlerini de etkileyeceğini bilirler.
Sosyal bağlantılar
İşletmelerdeki sosyal bağlar ve aktiviteler, işyerinde mutluluk için çok önemlidir. Çalışma arkadaşları arasında olumlu ilişkiler, ekip ruhu, sosyal etkileşim olanakları ve güçlü bir aidiyet duygusu, çalışanların işe ve işyerine bakış açısını etkiler.
Çalışanların gelişimi
İşyerinde mutluluk kavramı, çalışanların gelişim fırsatlarına erişimini de içerir. Çalışanlar öğrendiklerinde, geliştiklerinde amaç ve memnuniyet açısından da ileri giderler.
Objektif bir bakış açısından işyeri mutluluğu, çalışanların genel sağlığını ve huzurunu besleyen bütünsel bir ortam yaratmakla ilgilidir.
Bu, işverenlerin en değerli varlıkları olan çalışanlarına sahip çıkma taahhüdüdür.
Şirketler mutluluğu ön planda tutarak, çalışanlarının yaşamlarını iyileştirebilir, aynı zamanda kendi etkinliklerini ve başarılarını da artırabilirler.
Çalışanların mutluluğu, işyerini nasıl etkiler?
Çalışanlar mutlu ve sağlıklı ise;
Bu durum işyerinin bütününe yansır. Ortamda huzurlu bir hava olur.
Çalışanlar, saygı gördüklerinde, işletmenin değerlerine daha fazla bağlanırlar.
Çalışanların sağlıklı yaşamına odaklanmak, potansiyel çalışanlara bir şirketin çalışanlarını önemsediğine dair güçlü bir mesaj gönderir.
Bu, bir kuruluşu, iş arayanlar için daha cazip hale getirebilir ve mevcut çalışanlar için daha fazla iş memnuniyeti ve sadakate yol açabilir.
Çalışanların mutluluğuna yatırım yapmak, bir kuruluşun imajını olumlu yönde etkileyebilir.
Çalışanların mutlu olması için kaynak ayıran ve bunu iş planlarının ilk sırasına alan işletmeler, bunu yapmayan rakiplerine fark atar.